yukarıda sıkıcı bir başlangıç yapıp sizi bezdirmiş olabilirim lakin asıl eğlence hep baştaki karmaşayı sınıflandırdıktan, çözdükten, acı çektikten sonra başlar. şimdi eğlence zamanı.
 acıyı hissetmiyor olmak bir şekilde tehlikeyi getiriyor, tehlikeyi hissetmeseydik kendimizi savunamazdık hayatta olmazdık. yani acı bize bir konfor alanının içinde durmamızı söylüyor. çıktığımızda hemen canımızı yakıyor. bu, kulağa insan bedeninin ne kadar saçma bir işleyişi olduğunu çağrıştırabilir lakin acı olmasaydı deneyimlerimiz olmazdı. çünkü konfor alanının içinde deneyim yaşayamayız. acısızlık bize çemberden dışarı adım attırmaz.  acıyı hissetmiyor olmak deneyimi engeller. acı vücudu dinç tutar. bizi bir sonraki deneyimlerimize ve hayata hazırlar. doğurur. acı olmasaydı ölüden bir farkımız olmazdı . sadistler hayata izin vermemiş hiç başlayamamış hapislerde dışarının hayalini kuran gözlem gücü yüksek, verdikleri acıyı görerek duyarak hissetmeye çalışan, kurgucu biraz da korkak insanlardır. mazoşistler eyleme geçen hayata izin vermiş lakin onun ne olduğunu asla bilememiş çünkü yeterince gözlemlememiş gerçekçi ve cesur insanlardır. insanların içindeki bu iki ruh zaman zaman birbirine ağır basıyor. ya da hayatın kendisini bu dengeyi sağlıyor. doğarken ağlamayan çocuk yoktur, yaşamın ölümün kendisinden güzel olduğu bir toplulukta acı çekerek güzel bir deneyime hak kazandı. bekaretin acılı sancısından sonra daha güzel sevişme deneyimleri insanları bekledi. hazreti isa anasından acı çekerek doğmadığı için bu güzel deneyimde ne kadar acı çektiyse öldükten sonra da o kadar popüler oldu.
  acıyı hissetmiyor olmak bir şekilde tehlikeyi getiriyor, tehlikeyi hissetmeseydik kendimizi savunamazdık hayatta olmazdık. yani acı bize bir konfor alanının içinde durmamızı söylüyor. çıktığımızda hemen canımızı yakıyor. bu, kulağa insan bedeninin ne kadar saçma bir işleyişi olduğunu çağrıştırabilir lakin acı olmasaydı deneyimlerimiz olmazdı. çünkü konfor alanının içinde deneyim yaşayamayız. acısızlık bize çemberden dışarı adım attırmaz.  acıyı hissetmiyor olmak deneyimi engeller. acı vücudu dinç tutar. bizi bir sonraki deneyimlerimize ve hayata hazırlar. doğurur. acı olmasaydı ölüden bir farkımız olmazdı . sadistler hayata izin vermemiş hiç başlayamamış hapislerde dışarının hayalini kuran gözlem gücü yüksek, verdikleri acıyı görerek duyarak hissetmeye çalışan, kurgucu biraz da korkak insanlardır. mazoşistler eyleme geçen hayata izin vermiş lakin onun ne olduğunu asla bilememiş çünkü yeterince gözlemlememiş gerçekçi ve cesur insanlardır. insanların içindeki bu iki ruh zaman zaman birbirine ağır basıyor. ya da hayatın kendisini bu dengeyi sağlıyor. doğarken ağlamayan çocuk yoktur, yaşamın ölümün kendisinden güzel olduğu bir toplulukta acı çekerek güzel bir deneyime hak kazandı. bekaretin acılı sancısından sonra daha güzel sevişme deneyimleri insanları bekledi. hazreti isa anasından acı çekerek doğmadığı için bu güzel deneyimde ne kadar acı çektiyse öldükten sonra da o kadar popüler oldu.
 
No comments:
Post a Comment